ESİDER'in yeni başkanı Fevzi Torolsan, dernek ve sivil toplum kuruluşlarının önemine değindi. Dernekleri iş adamlarının sırtını dayayabilecekleri güç kaynakları olarak değerlendiren Torolsan; "Birlikte olmak bizi çok daha güçlü kılar" dedi. Fevzi Torolsan, temel hedefinin ise ESİDER'in sanayiciler için ortak bir buluşma noktası olması ve bir örnek teşkil edecek hale gelmesi olduğunu belirtti.

ESİDER'in yeni başkanı Fevzi Torolsan, ESİDER üyeliği, dernek ve STK'lara yaklaşımı ve Esenyurt'a dair görüşlerini bizlerle paylaştı: İsterseniz ESİDER'e üye oluş süreciniz ile başlayalım. ESİDER'e üye olduğum dönem Esenyurt gelişmekte olan bir yerdi. Sanayici olarak sosyal birliktelik oluşturmak önemli olduğu için ben de üye oldum. Dernek vasıtası ile birçok sanayici arkadaş ile tanıştım. Birbirinden başarılı sanayici ve iş adamlarını görünce derneğe daha da bağlandım. ESİDER'in yaptığı olumlu faaliyetler ve daha yapılabilecek birçok şeyin olması nedeniyle yönetime ve derneğimize destek vermeye çalıştım.

Dernek ve STK'lara bakış acınız nedir? Dernekler gerçekten çok önemli sivil toplum kuruluşlarıdır. Bir sistemin çalışması için devletin sunduğu alt yapı hizmetlerinin yanı sıra sosyal yapılanmaların da aktif olmas gerekmektedir. Birey ve kuruluşlara yardım edecek sosyal yapılanmaları anlamamız lazım. Devlet temel alt yapıyı kurar ama iş bununla bitmez. Sosyal yapının daha iyi çalışması için birbirimize ihtiyacımız var. Dernekler kuruluyor fakat varlığını sürdüremiyor. Derneklerin bir varlık nedenleri ve hedefleri olmalı. İnsanların hayatını kolaylaştırıp, sorunlarını çözebilmeli ki insanlar da o derneklere yönelsinler. Derneklerin temel sorunu, hangi gerekçeyle var olduklarını anlatamamalarıdır. ESİDER olarak Esenyurt ve bölge sanayisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Temelde aslında Esenyurt bölgesi ve onun dışında da sanayiciler ve iş adamları derneği olarak ayrı ayrı bakmak lazım. Aslında iş adamı ve sanayici toplum içinde gerekli unsurlardır. Çünkü toplumun üretken unsurudur. Üretken unsurların hem devlet tarafından desteklenmesi hem de bu unsurların birbirine destek olması da çok önemlidir. İş adamları problem çözmede son noktadadır. Bize gelenler hep çözülmesi zor sorunlardır. Büyük bir işletmede hep yukarıdaki bir üst departmandan destek alırsınız ama orta ölçekli bir iş adamı iseniz tek başınıza çözüm bulmak zorundasınız. Bu yüzden dernekler iş adamlarının bilgi alabileceği, onlara bazı sorunlarında çözüm yolu gösterebilecek ve sırtını dayayabilecekleri güç kaynaklarıdır. Birlikte olmak bizi daha güçlü kılar. Ülke açıcından bakınca ab 22 milyon şirket var ve bunların yüzde 99'u KOBİ. 252 kişiden fazla eleman çalıştıran firma sayısı sadece 40 bin tane. Dolayısıyla KOBİ'ler ekonominin de yüzde 60 – 65'ini oluşturuyor. Avrupa'da çok büyük şirketler var fakat sistemi yürüten burada da KOBİ'ler ve bütün sistem birbirine bağlı. Küçük kuruluşlar her problem için departman kuracak güçle değiller. Dolayısıyla bu tür dayanışma ve organizasyonlara ihtiyaç var. Aynı durum Esenyurt için de geçerli. Esenyurt, İstanbul'da ilk planlı ve organize sanayi bölgelerinden biridir. Esenyurt bu açıdan şanslı, burada belediyeler de bunu desteklemiş ve hep yapıcı bir tutum içinde olmuşlardır. Esenyurt, Türkiye ihracatının yüzde 40'ını karşılayan İstanbul'un önemli sanayi bölgesi haline gelmiştir. Esenyurt, artan nüfusu, hızla elişen yapısı ve var olan sanayisi ile bir uydu kent olma yolundadır. Bizlere düşen, el birliği ile yerel ve merkez yönetim ile beraberce bu süreci herkes için yararlı olabilecek şekilde değerlendirmektir. Nereye gideceğimizi bilmek ve gücümüz yettikçe bu yolda gitmek gerekir.

ESİDER sizin başkanlığınızda ne tür çalışmalara imza atacak?

Ben ESİDER'i aslında çok değerli insanların bir arada olduğu bir dostlar grubu olarak görüyorum. Bu arkadaşlar ile bölgemiz için ne yapabiliriz? Benim dönemimde şunlar bunlar yapılacak şeklinde iddialı söylemlerde bulunmak istemiyorum. Bu bir takım çalışmasıdır. Bölgenin gelişmesi için önemli bulduğumuz bazı fikirlerimiz var. Bunları diğer arkadaşlarımıza da anlatacağız. Sorunlarımızı beraberce çözebileceğimiz anlayışını yaratabilmek oldukça önemli. Temel hedefim ESİDER'in sanayicilerin ortak buluşma noktası olması ve bir örnek : haline gelebilmesidir.

Ben daha önceki yönetim içinde de bulunduğum için dernekte çok farklı bir sistem beklememek lazım. Muammer Bey benim yakınım ve destekçimdir. Hep birlikte daha önce yaptığımız işleri nasıl daha ileri götürürüz diye düşünüyoruz. Bu vesileyle Muammaer Ömeroğlu ve yönetim kurulundaki tüm arkadaşlara da yapmış oldukları çalışmalar için teşekkür ediyorum. Fevzi Torolsan Kimdir? 1976 yılında İstanbul Erkek Lisesi'ni birincilikle bitiren Fevzi Torolsan, ÖSYM'de Türkiye 32.si olarak Teknik Üniversite'yi kazandı ama bölüm o sene kapalı kaldığı için bu üniversitede okumadı. Aynı sene burslu olarak Almanya'ya giden Torolsan makine mühendisliği okuyup, tekstil mühendisliği alanında da ihtisas yaptı ve buradaki eğitimini de birincilikle bitirdi. Bir dönem kimya sektöründe çalışan ve yabancı bir bir firmada baş mühendis olan Fevzi Torolsan, babasının rahatsızlığı nedeniyle 1924 yılından bu yana tekstil sektöründe olan kendi aile firmasına yönelmek zorunda kaldı.

1986 yılında yaptığı yatırım ile Esenyurt'a gelen Fevzi Torolsan, 1998 yılında şu andaki iş yerine geçmiştir. Esenyurt'un eski sanayici ve iş adamlarından biri olan Fevzi Torolsan, Torolsan Mensucat AŞ'nin yönetim kurulu başkanıdır.